İyilik Serüveni 2

Sabah olmuş güneş ışığı yavaş yavaş Tuktuk ve Toktok’ un üzerlerine düşmüş. Ağaçların arasından gelen kuş sesleri artarak çoğalmaya başlamış. Ormandaki güzel havayı içine çeken Toktok: ”Artık iyilik yapma vakti geldi.” demiş. “Haklısın abi” demiş Tuktuk. Yerinden kalkan Tuktuk abisine dönerek: ”Annemin koyduğu o güzel sarmaşıklardan biraz atıştıralım.” demiş. Toktok: ”Benim canım pek istemiyor” demiş. Tuktuk: ”Düzenli beslenmek bizi güçlü yapar. Eğer yeterince beslenemezsek istediğimiz çoğu şeyi yapamayız.” demiş. Toktok :”Haklısın iştahım olmasa da sabah kahvaltısını yapmalıyım.” demiş. Tutuk ve Toktok tam kahvaltı yapalım derken, bir tilkinin fareyi kovaladığını görmüşler. Tilki fareyi öyle bir kovalıyormuş ki neredeyse yakalayacakmış. Fare kan ter içinde kamış ve zar zor bir ağaç kovuğuna girmiş. Ağaç kovuğuna sıkışan fare “İmdat beni kurtarın” diye bağırıyormuş. Tilki:” Seni kim niçin kurtarsın?” diye seslenmiş. Farenin bağırmasını duyan Tuktuk :“Biz bu fareyi kurtarmalıyız.” demiş. Toktok: ”Nasıl yapacağız bu tilki bizden çok büyük” demiş. Tuktuk: ”Biraz ileride bir ayı var” demiş. Toktok ayının uyuduğunu görünce: “Ama o ayı uyuyor demiş” Tuktuk. “İyi ya sarmaşıkla birbirine bağlayalım onları ”demiş. Toktok: ”Çok güzel bir fikir” demiş. Tuktuk. ”İyi o zaman göreve başlayalım.” demiş. Tuktuk tilkiye fark ettirmeden sarmaşığı tilkinin kuyruğuna bağlanmış, Toktok da sarmaşığın diğer ucunu ayının eline bağlamış. Tuktuk tilkinin karşısına varıp o fareyi bırakmasını istemiş. Tilki :” Sen bu küçük halinle nasıl benden böyle bir şey istersin” demiş. Tilki bu duruma çok kızmış. Tutuk’ a doğru yürümüş bu arada kuyruğuna bağlı olan sarmaşıkları fark etmiş. Tuktuk :”Ben senin yerinde olsam kuyruğuna bağlı olan o sarmaşığı çözmeye çalışırdım.” demiş. Tilki sarmaşıkları kuvvetli bir şekilde çekince kopartabileceğini düşünmüş. Tilki :”Ben çözüyüm de sen de fare de kaç değil mi?” demiş. Bunun üzerine Tuktuk’ u kovalamaya başlamış. Tilki Tuktuk’ u çabucak yakalayacağını düşünmüş. Tam tilki Tuktuk’ un üzerine zıplarken kuyruğundaki sarmaşık gerilmiş. Tilki olduğu yerde kala kalmış. Bu sırada ayının eline bağlı olan sarmaşık elini hareket ettirince, ayı gözlerini yavaş yavaş açmaya başlamış. Ayı eline bağlı olan sarmaşığı kendine doğru çekmeye başlamış. Tilki tüm gücüyle kuyruğuna bağlı olan sarmaşığı çekmesine rağmen geri geri çekiliyormuş. Arkasını dönüp baktığında tüm gücüyle tilkiyi kendine doğru çeken ayıyı görmüş. Uykudan uyandırılan ayı çok kızgın ve öfkeliymiş. Tilki bir türlü kurtulamıyormuş. Bunu gören Toktok gizlendiği koruluktan sarmaşığı kesmeye karar vermiş. Çalılıkların arasından makası çıkartmış ve sarmaşığı kesmiş. Toktok tilkinin de zarar görmesini istemiyormuş. Çünkü; tilkinin de ileride iyi biri olacağına inanıyormuş. Tilki Toktok’ un sarmaşığı kestiğini fark etmiş. Bir an onu yakalamayı düşünmüş ama ayıdan da çok korkmuş. Ayıdan kurtulduğu için çok mutluymuş ancak yine de fare ve kaplumbağanın kendisinden kurtulmasına bir türlü hazmedememiş. Ayı ise bir süre koştuktan sonra tilkiyi yakalamayacağını anlamış ve peşini bırakmış. Ayı Toktok’ u görmediği için bu olayın neden başına geldiğini bir türlü anlam vermemiş. Toktok bir süre sonra kardeşi Tuktuk’ un yanına gelmiş ve ”Bugün iyi birer iş çıkardık” demiş. Tuktuk ise artık daha da dikkatli olmaları gerektiğini söylemiş. Karnı acıkan Toktok: ”Yemek yiyelim de gücümüzü toplayalım.” demiş. Çantalarında az miktarda sarmaşık kalmış. Bunu gören Tuktuk: ”Bu sarmaşıklar daha sonra işimize yarayabilir biz başka besinler tüketmeliyiz.” demiş. Konuşmaları duyan fare tilkinin de uzaklaştığını fark edince kaplumbağaların yanına gelmiş. “Benim hayatımı kurtardığınız için size teşekkür ederim, umarım bir gün benim de size bir iyiliğim dokunur.” demiş. Daha sonra yanında getirdiği meyve kurularını Toktok ve Tuktuk’ a vermiş. Toktok: ”Biz iyilikleri karşılık bekleyerek yapmıyoruz.” demiş. Tuktuk: ”Hediyeni almak eğer seni sıkıntıya sokacaksa bu durum bizi üzer.” demiş. Fare: “Benim çok fazla meyve kurularım var siz merak etmeyin” demiş. Toktok ile Toktuk birlikte:” Teşekkür ederiz.” demiş. Fare: ”Asıl ben size teşekkür ederim, o kocaman tilkiden beni kurtardınız” demiş. Fare elindeki meyve kurularını Tuktuk ve Toktok’ a verip oradan uzaklaşmış. Toktok sırt çantasından çıkardığı suluklarından bir miktar su içerek: ”Bu meyve kuruları da kuru kuru gitmez.” demiş. Tuktuk da aynı abisi gibi oda suluğunu çıkartarak su içmiş ve kuru meyvelerden yemiş. Kuru meyveler çok besleyici olduğundan çok az tüketerek doymuşlar. Tuktuk: ”Ne kadar lezzetli besleyici bu fare ağzının tadını biliyor.” demiş. Kalanları da çantalarına da doldurmuşlar. Tuktuk haritasını çıkartmış gittiği yönü pusulasına bakarak kayıt etmiş harita üzerine ayı, tilkinin ve farenin resmini çizmiş. Fare resminin üzerine dost anlamına gelen kalp işareti yapmış. Hava da epey sıcakmış. Yorulan kaplumbağalar bir gölgelik alan bulup orada dinlenmeye başlamışlar.